Kitap Yazım Formatı Nasıl Olmalıdır
KİTAP YAZIM FORMATI
Sayfa yapısı:
Kağıt 16,5x24 cm
Kenar boşlukları Üst 3 cm Alt 2,3 cm
Sol 2 cm Sağ 2 cm
Kenardan uzaklık
Üst bilgi
2 cm Alt bilgi 1,3 cm
Kitap Bolümü
yazısı: 20 punto (Bradley Hand ITC)
Bölüm adı 22 punto, Büyük harf, Bold (Trebuchet MS)
Her
bölüm tek numaralı sayfadan başlamalı.
Çift
sayfalarda Kitap adı (üst bilgi, sola dayalı: Arial 8 punto)
Tek
sayfalarda Bölüm adı (üst bilgi, sağa
dayalı: Arial 8 punto)
Sayfa numaraları Alt bilgiye
yazılacaktır
Çift
numaralar: Times New Roman, 10 pundo sola dayalı
Tek
numaralar: Times New Roman, 10 pundo sağa dayalı
Alt başlıklar
1.1. 14 punto, Büyük harf, bold (Ariel
Narrow)
Paragraf
başı 1 cm , Paragraf öncesi 18 nk,
P. Sonrası 3 nk
1.1.1. 10 punto, Büyük harf, bold (Ariel)
Paragraf
başı 1 cm , Paragraf öncesi 18 nk,
P. Sonrası 3 nk
1.1.1.1. 10 punto, Baş harfleri büyük, bold (Ariel)
Paragraf
başı 1 cm , Paragraf öncesi 12 nk,
P. Sonrası 3 nk
Metinler 10 punto, Ariel,
Paragraf başı 1 cm ,
Paragraf sonrası 3 nk, satır aralığı
(en az 14 nk)
Tablo 10 punto Ariel
Narrow (Paragraf öncesi ve sonrası 2 nk, Satır aralığı 12 nk)
Tablo başlık
yazısı: Tablonun altında Arial
Narrow, 10 punto ortalı, italik olacaktır.
Şekil alt
yazısı: Şekil altında Arial Narrow, 10 punto, ortalı, italik olacaktır.
Kaynaklar: Arial Narrow, 10 punto, İlk satır 0,
Asılı 1 cm , Paragraf sonrası 3 nk, Satır
alarığı 12 nk
İnsan ilişkileri üzerine odaklaşan bir disiplin olarak
sosyal psikoloji, bu niteliğiyle, 20. yy.ın en önemli bilim dallarından biri
olmuştur (Moscovici, 1988) ve tüm çağdaş
toplumlarda bu konumunu sürdürmektedir. Çünkü sosyal psikolojinin ele aldığı
olgu ve olaylar, her insanın günlük yaşamının dokusunu oluşturduğu ölçüde, hepimiz
her an sosyal psikolojinin dünyasında, duruma göre aktör veya seyirci, özne
veya obje olarak yer alıyoruz.
1.1. Dizgesel gözlem, görüşme ve anketler
Sistematik gözlem, müzakere ve anketler, esas itibariyle toplumsal psikolojik olguları betimlemeyi gayelayan yöntemlerdir. Sosyal psikolojide, bu yöntemlere uygun araştırma konuları son derece çeşitlidir. Bu mevzular bir kent meydanının, yeşil alanın, ev eşyalarının, işyeri donanımlarının kullanmasından tüketici tercihleri ve beslenme alışkanlıklarına, öbek yada kitle ortamlarındaki (sınıflar, teneffüsler, mitingler, protesto yürüyüşleri, vb) saldırgan alışkanlıklardan sorun çozüm sürecinde öbek içi enformasyon paylaşımına yada kişiler arası ilişki ve etkileşimlere (ticari yaşamda satıcı-müşteri ilişkisi, bildirişimde verici-alıcı ilişkisi, öbek içi itme-çekme ilişkileri yahut sosyometrik ağlar, vb) varıncaya kadar geniş bir yelpaze oluştururlar.
1.1.1. Psiko-toplumsal bakiş
Sosyal psikoloji, kendine özgü bakış açısıyla, psikolojinin öbür alanlarından ve komşu bilim dallarından farklı bir bilim dalıdır. Bu bakışın odak noktasında ‘ilişki’ (relation) kavramı bulunur.
Moscovici’ye (1984) göre psikolojinin diğer dallarında genellikle, iki ayaklı bir idrak etme çerçevesi kullanılır. Bir tarafta özne yada organizma veya ego, öte yanda uyaran, çevre yada iş. Böylece iki kutup, iki öğe ayırt edilir ve bundan sonra da ikisi arasındaki ilişkilere bakılır. Basitleştirmek için bu iki yanı temsilen ancak fert ve uyaranı alırsak, ferdin uyarana tepkileri incelenir; örneğin görsel algı incelendiğinde, görsel cihaz ve ışıklı bir noktanın rengi yada şiddetine bağlı olarak bireyin tepkileri yada ışıklı uyarana gözün reaksiyon biçimı incelenir. Zihinsel vakitçler incelendiğinde, beynin, kendisine dıştan gelen enformasyonları işleme biçimıyla ilgilenilir ve beynin nasıl öğrendiği, enformasyonu nasıl örgütlediği ve enformasyonu muayyen bir huya nasıl dönüştürdüğü bilinmek istenir. Birey veya uyaran çeşitlendirilmek istendiğinde de iki farklı yol izlenir: ya aynı uyarana farklı bireylerin tepkilerine bakılarak, bireysel değişiklıklar üstünde durulur (diferansiyel yaklaşım) veya aynı bir bireyin farklı uyaranlara tepkisi karşılaştırılır taksonomik yaklaşım). Bu şemada birey yerine grupları veya toplulukları geçirmek, şemanın mantığını değiştirmez.
Moscovici’ye (1984) bakılırsa psikolojinin diğer dallarında genellikle, iki ayaklı bir anlama çerçevesi kullanılır. Bir yanda özne yada organizma veya ego, öte yanda uyaran, çsafha yada iş. Böylece iki kutup, iki öğe ayırt edilir ve bundan sonra da ikisi arasındaki ilişkilere bakılır. Basitleştirmek için bu iki yanı temsilen ancak fert ve uyaranı alırsak, bireyin uyarana tepkileri incelenir; örneğin görsel algı incelendiğinde, görsel cihaz ve ışıklı bir noktanın rengi veya şiddetine bağlı olarak ferdin tepkileri veya ışıklı uyarana gaslın reaksiyon tarzı incelenir. Zihinsel zamançler incelendiğinde, beynin, kendisine dıştan gelen enformasyonları işleme tarzıyla ilgilenilir ve beynin iyi mi öğrendiği, enformasyonu nasıl örgütlediği ve enformasyonu belirli bir alışkanlıka nasıl dönüştürdüğü bilinmek istenir. Fert veya uyaran çeşitlendirilmek istendiğinde de iki farklı yol izlenir: ya aynı uyarana farklı bireylerin tepkilerine bakılarak, bireysel değişiklıklar üstünde durulur (diferansiyel yaklaşım) veya aynı bir kişinin farklı uyaranlara tepkisi karşılaştırılır taksonomik yaklaşım). Bu şemada birey yerine grupları yada toplulukları koymak, şemanın mantığını değiştirmez.
Moscovici’ye (1984) nazaran psikolojinin öteki dallarında genellikle, iki ayaklı bir anlama çerçevesi kullanılır. Bir tarafta özne veya organizma veya ego, öte yanda uyaran, çsafha yada iş. Böylece iki kutup, iki öğe ayırt edilir ve bundan sonrasında da ikisi arasındaki ilişkilere bakılır. Basitleştirmek için bu iki yanı temsilen ancak birey ve uyaranı alırsak, kişinin uyarana tepkileri incelenir; örneğin görsel algı incelendiğinde, görsel cihaz ve ışıklı bir noktanın rengi yada şiddetine bağlı olarak ferdin tepkileri veya ışıklı uyarana gözün reaksiyon biçimı incelenir. Zihinsel zamançler incelendiğinde, beynin, kendisine dıştan gelen enformasyonları işleme tarzıyla ilgilenilir ve beynin nasıl öğrendiği, enformasyonu iyi mi örgütlediği ve enformasyonu muayyen bir huya iyi mi dönüştürdüğü bilinmek istenir. Birey yada uyaran çeşitlendirilmek istendiğinde de iki farklı yol izlenir: ya aynı uyarana farklı bireylerin tepkilerine bakılarak, bireysel farklılıklar üstünde durulur (diferansiyel yaklaşım) yada aynı bir kişinin farklı uyaranlara tepkisi karşılaştırılır taksonomik yaklaşım). Bu şemada birey yerine grupları yada toplulukları geçirmek, şemanın mantığını değiştirmez.
Sistematik gözlem, müzakere ve anketler, esas itibariyle toplumsal psikolojik olguları betimlemeyi gayelayan yöntemlerdir. Sosyal psikolojide, bu yöntemlere uygun araştırma konuları son derece çeşitlidir. Bu mevzular bir kent meydanının, yeşil alanın, ev eşyalarının, işyeri donanımlarının kullanmasından tüketici tercihleri ve beslenme alışkanlıklarına, öbek yada kitle ortamlarındaki (sınıflar, teneffüsler, mitingler, protesto yürüyüşleri, vb) saldırgan alışkanlıklardan sorun çozüm sürecinde öbek içi enformasyon paylaşımına yada kişiler arası ilişki ve etkileşimlere (ticari yaşamda satıcı-müşteri ilişkisi, bildirişimde verici-alıcı ilişkisi, öbek içi itme-çekme ilişkileri yahut sosyometrik ağlar, vb) varıncaya kadar geniş bir yelpaze oluştururlar.
1.1.1. Psiko-toplumsal bakiş
Sosyal psikoloji, kendine özgü bakış açısıyla, psikolojinin öbür alanlarından ve komşu bilim dallarından farklı bir bilim dalıdır. Bu bakışın odak noktasında ‘ilişki’ (relation) kavramı bulunur.
Moscovici’ye (1984) göre psikolojinin diğer dallarında genellikle, iki ayaklı bir idrak etme çerçevesi kullanılır. Bir tarafta özne yada organizma veya ego, öte yanda uyaran, çevre yada iş. Böylece iki kutup, iki öğe ayırt edilir ve bundan sonra da ikisi arasındaki ilişkilere bakılır. Basitleştirmek için bu iki yanı temsilen ancak fert ve uyaranı alırsak, ferdin uyarana tepkileri incelenir; örneğin görsel algı incelendiğinde, görsel cihaz ve ışıklı bir noktanın rengi yada şiddetine bağlı olarak bireyin tepkileri yada ışıklı uyarana gözün reaksiyon biçimı incelenir. Zihinsel vakitçler incelendiğinde, beynin, kendisine dıştan gelen enformasyonları işleme biçimıyla ilgilenilir ve beynin nasıl öğrendiği, enformasyonu nasıl örgütlediği ve enformasyonu muayyen bir huya nasıl dönüştürdüğü bilinmek istenir. Birey veya uyaran çeşitlendirilmek istendiğinde de iki farklı yol izlenir: ya aynı uyarana farklı bireylerin tepkilerine bakılarak, bireysel değişiklıklar üstünde durulur (diferansiyel yaklaşım) veya aynı bir bireyin farklı uyaranlara tepkisi karşılaştırılır taksonomik yaklaşım). Bu şemada birey yerine grupları veya toplulukları geçirmek, şemanın mantığını değiştirmez.
Moscovici’ye (1984) bakılırsa psikolojinin diğer dallarında genellikle, iki ayaklı bir anlama çerçevesi kullanılır. Bir yanda özne yada organizma veya ego, öte yanda uyaran, çsafha yada iş. Böylece iki kutup, iki öğe ayırt edilir ve bundan sonra da ikisi arasındaki ilişkilere bakılır. Basitleştirmek için bu iki yanı temsilen ancak fert ve uyaranı alırsak, bireyin uyarana tepkileri incelenir; örneğin görsel algı incelendiğinde, görsel cihaz ve ışıklı bir noktanın rengi veya şiddetine bağlı olarak ferdin tepkileri veya ışıklı uyarana gaslın reaksiyon tarzı incelenir. Zihinsel zamançler incelendiğinde, beynin, kendisine dıştan gelen enformasyonları işleme tarzıyla ilgilenilir ve beynin iyi mi öğrendiği, enformasyonu nasıl örgütlediği ve enformasyonu belirli bir alışkanlıka nasıl dönüştürdüğü bilinmek istenir. Fert veya uyaran çeşitlendirilmek istendiğinde de iki farklı yol izlenir: ya aynı uyarana farklı bireylerin tepkilerine bakılarak, bireysel değişiklıklar üstünde durulur (diferansiyel yaklaşım) veya aynı bir kişinin farklı uyaranlara tepkisi karşılaştırılır taksonomik yaklaşım). Bu şemada birey yerine grupları yada toplulukları koymak, şemanın mantığını değiştirmez.
Moscovici’ye (1984) nazaran psikolojinin öteki dallarında genellikle, iki ayaklı bir anlama çerçevesi kullanılır. Bir tarafta özne veya organizma veya ego, öte yanda uyaran, çsafha yada iş. Böylece iki kutup, iki öğe ayırt edilir ve bundan sonrasında da ikisi arasındaki ilişkilere bakılır. Basitleştirmek için bu iki yanı temsilen ancak birey ve uyaranı alırsak, kişinin uyarana tepkileri incelenir; örneğin görsel algı incelendiğinde, görsel cihaz ve ışıklı bir noktanın rengi yada şiddetine bağlı olarak ferdin tepkileri veya ışıklı uyarana gözün reaksiyon biçimı incelenir. Zihinsel zamançler incelendiğinde, beynin, kendisine dıştan gelen enformasyonları işleme tarzıyla ilgilenilir ve beynin nasıl öğrendiği, enformasyonu iyi mi örgütlediği ve enformasyonu muayyen bir huya iyi mi dönüştürdüğü bilinmek istenir. Birey yada uyaran çeşitlendirilmek istendiğinde de iki farklı yol izlenir: ya aynı uyarana farklı bireylerin tepkilerine bakılarak, bireysel farklılıklar üstünde durulur (diferansiyel yaklaşım) yada aynı bir kişinin farklı uyaranlara tepkisi karşılaştırılır taksonomik yaklaşım). Bu şemada birey yerine grupları yada toplulukları geçirmek, şemanın mantığını değiştirmez.
ETKİ
BİÇİMLERİ
|
ÖZELLİKLERİ
|
Standardizasyon (enformatif etki)
|
Grup
üyeleri birbirini karşılıklı etkiler
(doğruyu
bulma ihtiyacı)
|
Konformite (normatif etki)
|
Çoğunluk,
birey veya azınlığı etkiler
(kabul
görme ihtiyacı)
|
İtaat
|
Birey, bir otoritenin isteğine uyar
|
Yenilik
|
Birey veya azınlık, çoğunluğu etkiler
|
Sosyal kolaylaştırma
|
Birlikte eylem ve seyirci etkisi işler
|
Bireylik yitimi
|
Birey, sosyal bulaşma veya rolün etkisinde kalır
|
Tutum değiştirme
|
Bilişsel çelişki, değişime güdüler (tutarlılık
ihtiyacı)
|
Çizelge 1.1. Bazı sosyal etki biçimleri
Moscovici’ye (1984)
göre psikolojinin diğer dallarında genellikle, iki ayaklı bir anlama çerçevesi
kullanılır. Bir yanda özne veya organizma veya ego, öte yanda uyaran, çevre
veya iş. Böylece iki kutup, iki öğe ayırt edilir ve bundan sonra da ikisi
arasındaki ilişkilere bakılır. Basitleştirmek için bu iki yanı temsilen sadece
birey ve uyaranı alırsak, bireyin uyarana tepkileri incelenir; örneğin görsel
algı incelendiğinde, görsel aygıt ve ışıklı bir noktanın rengi veya şiddetine
bağlı olarak bireyin tepkileri veya ışıklı uyarana gözün tepki tarzı incelenir.
Zihinsel süreçler incelendiğinde, beynin, kendisine dıştan gelen
enformasyonları işleme tarzıyla ilgilenilir ve beynin nasıl öğrendiği,
enformasyonu nasıl örgütlediği ve enformasyonu belirli bir davranışa nasıl
dönüştürdüğü bilinmek istenir. Birey veya uyaran çeşitlendirilmek istendiğinde
de iki farklı yol izlenir:
İki sahte deneğin protestosu
|
|||||
Kurbana dokunma
|
|||||
Otorite
başka odada
|
|||||
Orijinal model: Kadın denekler
|
|||||
Orijinal model: Erkek denekler
|
|||||
Kontrol: Otoritenin
yokluğu
|
|||||
0
10 20 30 40
50 60
Şekil 1.1. Çeşitli deneysel koşullarda itaat eden
denek oranları
(Kaynak: Alain, 1994’ten uyarlanmıştır)
§ Cinsiyet ve yaş: Alınan emri yerine getirmenin, bizzat bu
emri vermekten daha kolay olacağı varsayımına dayanan bir araştırmada (Kilham
ve Mann, 1974), emir verenler ve alanlar olarak kadın ve erkek farkı incelenmiştir. Bu deneyde bir yerine iki gerçek denek (iki
kadın veya iki erkek öğretmen) alınır; bunların biri cezayı emreden, diğeri
emir alarak düğmelere basan kişi durumundadır. Sonuçlara göre emir verenlerde
itaat oranı (%54), emir alanlardakinden (% 28) daha yüksektir. Ayrıca kadın
deneklerin, hem emir veren, hem de emir alan konumunda, erkeklerden daha az
itaat ettikleri bulunmuştur. Ancak Milgram’ın kendi araştırmasında kadın-erkek
farkı bulunmamıştır.
Öte
yandan yaş konusunda, farklı yaş gruplarından çocuklarla karşılaştırmalı
deneyler (Shanab ve Yahya, 1977) yapılmış, ancak itaat bakımından fark
bulunamamıştır.
1.1.1.1.
Psiko-Sosyal Bakış
Sosyal psikoloji,
kendine özgü bakış açısıyla, psikolojinin öbür alanlarından ve komşu bilim
dallarından farklı bir bilim dalıdır. Bu bakışın odak noktasında ‘ilişki’
(relation) kavramı bulunur.
Sosyal psikoloji,
kendine özgü bakış açısıyla, psikolojinin öbür alanlarından ve komşu bilim
dallarından farklı bir bilim dalıdır. Bu bakışın odak noktasında ‘ilişki’
(relation) kavramı bulunur.
Kaynaklar
Abrams, D.,
Wetherell, M. S., Cochrane, S. Hogg, M. A. ve J. C. Turner (1990): Knowing what
to think by knowing: Self-categorization and the nature of norm formation,
conformity and group polarization, British
Journal of Social Psychology, 29, s. 361-381
Abric,
J. C. (1989): L’Etude experimentale des
representations sociales, in Les
Representations Sociales (ed. Jodelet, D.), Paris: PUF, s. 187-203
Abric,
J. C. (1994): Pratiques Sociales et
Representations, Paris: PUF
Aebischer, V.
ve Oberlé, D. (1990): Le Groupe en
Psychologie Sociale, Paris: Bordas
Ajzen, I. , & Fisbein, M. (1980). Understanding attitudes and predicting
social behavior. Englewood
Cliffs, NJ: Prentice Hall.
Aksoy, Ö. ve Bilgin, N. ( 1993): Türk Toplumunun Değişik kesimlerinde Farklı Uluslara İlişkin
Stereotipler, Ege Ün. Edebiyat Fakültesi, yayınlanmamış araştırma, İzmir
Aktaş, V., Cirhinlioğlu, F. ve Öner
Özkan, B. (2004); Türk örnekleminde avukat olan le oylmayanların adalete ve
Türkiye’deki hukuk sistemine ilişkin sosyal temsilleri, Hacettepe Üniversitesi
Edebiyat Fakültesi Dergisi, 2, 61-80
Alain, M.
(1998): Les influences sociales, in Les
Fondements de la Psychologie Sociale
(ed. R. J. Vallerand), Gaetan Morin, Montreal, s. 619-653
Alicke, M.
D., LoSchiavo, F. M., Zerbst, J., & Zhang, S. (1997). The person who outperforms me is a genius: Maintaining
perceived competence in upward social comparison, Journal of Personality and
Social Psychology, 73, 781–789.
Allport, F. H. (1924). Social
psychology. Boston , MA : Houghton-Mifflin.
Almış, Ö.
(1991): Toplumumuzda Bireylerarası
İlişkilerde Kullanılan Kaynaklar ve Takas Normlarının İncelenmesi, E. Ü.
Sosyal Bilimler Enstitüsü, yüksek lisans tezi, İzmir
Andersen, S. M. ve Chen, S. (2002): The relationnal
self: An interpersonal social-cognitive theory, Annual Review of Psychology,
n. 50, s. 683-705
Anderson, C. A. ve Slusher, M. P. (1986):
Relocating motivational effects: a synthesis of cognitive and motivational effects
on attributions for success and failure, Social
Cognition, n. 4, s. 250-292
Araz, A.
(2005): Kişilerarası İlişkilerde
Benlik Bunumu, İstanbul: Varlık Yayınları
Araz, A. : Çeşitli Değişkenler Açısından Benlik Sunumu,
İzmir, 1998, Doktora tezi
Arbak, Y. ve
Kesken, J. (2005); Örgütsel Bağlılık, Sağlık
Hizmetlerinde Sürekli Gelişim İçin Davranışsal Bir Yaklaşım, Dokuz
Eylül Üniversitesi Yayınları, İzmir.
Aronson, E. ve
J. M. Carlsmith (1963): Effects of severitiy of threat on the valuation of
forbidden behavior, Journal of Abnormal
and Social Psychology, n. 66, s. 584-588
Aronson, E.,
Wilson T., D. ve R. M. Akert (2005): Social
Psychology, Pearson Education, Inc., Upper Saddle River, New Jersey
Aronson, E., Wilson, T. D. & Brewer, M. B. (1998). Experimentation
in social psychology. In Gilbert, D. T., Fiske, S.T., & Lindzey, G. (Eds.), The handbook of social psychology (4th ed., Vol.1, pp.99-142). New
York : McGraw-Hill.
Asch,
S. E. (1956): Studies on independance and conformity: a minority of one against
a unanimous majority, Psychological
Monographs, 70, 9/416;
Asch,
S. E. (1971): Influence interpersonnelle: les effets de la pression de groupe
sur la modification et la distorsion des –jugements, in Psychologie Sociale Theorique et Experimentale (eds. Facheux ve S.
Moscovici), Mouton, Paris, s. 235-245
Aydın,
O. (1988): Kendilik değerine hizmet eden yanlılığın kişilerarası çekicilik
üzerindeki etkisi, Psikoloji Dergisi, 6(22),
s.46-51.
Ay-Dürüs,
H. ve Bilgin, N. (1990): Kendini Uyarlama
Bakımından Farklı Bireylerin Reklam Tercihleri, Ege Ün. Ed. Fak. Basılmamış
Araştırma, İzmir.
Bandura, A. (1976): L’Apprentissage Social, Brüksel: Pierre Mardaga, 1980
Bar-Hillel, M. ve Neter, E. (1996): Why are people
reluctant to Exchange lottery tickets?, Journal of Personality and Social Psychology, 70, s.17-27
Baron,
R. A. ve Byrne, D. (1984): Social
Psychology: Understanding Human Interaction, (4. ed.) Allyn and Bacon, Inc.,
Massachusetts, 1984
Baumeister,
R. F. (1982): Self Presentational view
of Social phenomena, Psychological Bulletin, vol 91(1), s.3-26.
Baumeister, R. F. (1998): The self,
in The Handbook of Social
Psychology (ed. D. T. Gilbert, S. T. Fiske ve G. Lindzey), NY: McGraw-Hill,
s. 680-740
Baumeister,
R. F. (1999): The Self in Social
Psychology, Clevaland, OH, New York,
NY: Psychology Press
Baumeister,
R. F. ve Hutton, D.G. (1987): Self-Presentatıon theory: Self-Construction and
audience Pleasing, Theories of Group
Behavior, (ed. Mullen, Goethals)
Beauvois,
J. L. (1993): Bases de fonctionnement sociocognitifs, in Cours de Psychologie: Bases, methodes, epistemologie (ed. R.
Giglione ve J. F. Richard), Paris: Dunod, 101-125
Beauvois,
J. L. (1994): La production de l’individu et l’ideal democratique americain, in
La Psychologie
et la Politique ,
Connexions, 64, 1994/2.
Beauvois, J. L. (2005): Les Illusions Liberales, Individualisme et
Pouvoir Social, ed. Presses Universitaires de Grenoble, Grenoble, 2005
Beauvois, J. L. ve Dubois, N. (1988): The norm of
internality in the explanation of psychological events, Journal of Social Psychology, 18, s. 299-316
Beauvois,
J. L. ve Joule, R.V. (1981): Soumission
et Ideologies. Psychologie de la Rationalisation , PUF, Paris
Bedard,
L., Deziel, J. ve Lamarche, L. (2006): Introduction
à la Psychologie Sociale :
Vivre, Penser et Agir avec les Autres, Quebec:
ERPI
Berg,
J. H. ve Derlega, J. (1987): Themes in the study of self disclosure, in Self-Disclosure:
Theory, Research and Therapy, (eds. V. J. Derlega ve J. H. Berg), New York: Plenum Pres, s.1-8
Berglas, S. & Jones, E. E. (1978). Drug choice as
a self-handicapping strategy in response to noncontingent success. Journal of Personality and Social Psychology,
36, 405-417.
Bernstein, M., & Crosby, F. (1980). An empirical
examination of relative deprivation theory. Journal
of Experimental Social Psychology, 16, 442-456.
Bilgin,
N. (2003): Hastalık zor zanaat, Türk
Psikoloji Bülteni, 30/31, 144-149
Bilgin, N. ve Gökmen, B. (1989): Çeşitli
enformasyon türlerinin ve kombinezonlarının yükleme üzerindeki etkileri, V. Ulusal Psikoloji Kongresi Bildirileri,
14-16 Eylül 1988, İzmir
Bilgin,
N., (1991): Eşya ve İnsan, Ankara: Gündoğan Yayınları
Bilgin,
N., Ergenç, A. ve Timurcanday, Ö.
(1986): Bireylerce algılanan şekliyle yaşam kalitesi, III. Ulusal Psikoloji Kongresi Bildirileri, Psikologlar Derneği
Yay. 1986, Ankara
Billig,
M. (2003): Racisme, prejuge et discrimination, Psychologie Sociale (ed. S. Moscovici), Paris: PUF, s. 449-471
Billig,
M., Condor, S., Edwards, D., Gane, M., Middleton, D. ve A. R. Radley (1988): Ideological Dilemmas: A Social Psychology of
Everyday Thinking, Londres, Sage
Bless, H., Strack, F. ve Walther, E. (2001): Memory
as a target of social influence? Memory distorsions as a functuon of social
influence and metacognitive knowledge, in Social
Influence: Direct and Indirect Processes (eds. J. P. Forgas ve K. D.
Williams), Philadelphia: Psychology Pres, s. 167-183
Bologne, J. C. (2007): Histoire
de la Conquete Amoureuse ,
Paris: Seuil
Bond,
R. ve P. B. Smith (1996): Culture and
conformity: A meta-analysis of studies using AIsch’s (1952, 1956) line
judgement task, Psychological Bulletin,
119, s. 111-137
Bouchet,
J., Chanton O, Kreel V., Maze, C., Ric F. Ve Richard, G. (1996): Psychologie Sociale: Approches du Sujet
Social et des Relations Interpersonnelles, Paris: Breal
Bourhis
R.Y. ve Gagnon A. (1998): Les prejuges, la discrimination ve les relations
intergroupes, in Les Fondements de la Psychologie Sociale
(ed. R. J. Vallerand), Montreal: Gaetan Morin, s. 709-772
Bourhis
R.Y. ve Guimond, S. (1992): La psychologie sociale des prejuges et de la
discrimination entre groupes sociaux, Revue
Quebecoise de Psychologie, 13, s. 59-62
Bower, G. M. ve Gilligan, S. G. (1979):
Remembering information related to one’s self, Journal of Research in Personality, 13, s. 420-432
Boysen, S. T. ve Himes, G. T. (1999):
Current issues and emerging theories in animal cognition, Annual review of psychology ,
vol. 50, s. 683-705
Brehm,
S. S. ve Kassin, S.M. (1990): Social Psychology, Boston: Houghton
Mifflin Company