Ayvalık da gezilip görülecek yerler
Ayvalık da gezilip görülecek yerlerKuzey Ege’nin kalbi olarak bilinen Ayvalık, zeytin başkenti olmasının yanı sıra girintili çıkıntılı koyları, meşhur Cunda Adası, Şeytan Sofrası, Sarımsaklı plajı, sabunuyla, komşu olduğu Midilli Adası manzarasıyla da meşhurdur. İlçe çevresinde bulunan irili ufaklı 22 adada yerleşim yasaktır.
Kültürel ve Doğal Zenginlikler
Ayvalık Adaları: En büyüğü Alibey Adası olan takımada. Bu adalar milli park ilan edilmiştir ve Alibey Adası dışında yerleşime açık değildir.
Alibey Adası ya da Cunda : Ayvalık Adaları grubuna dahil olan ve yerleşime açık olan tek adadır. 1995 yılında inşa edilen bir köprü sayesinde bu adaya karayolu ile geçmek mümkündür. Türkiye’nin ilk boğaz köprüsü burada, Alibey Adası ile Ayvalık arasında inşaa edilmiştir.
Yazları Ayvalık’tan Alibey Adası’na her saat motor seferleri de yapılmaktadır. Adada çok sayıda kilise ve manastır vardır. Kiliselerin en büyüğü Taksiyarhis Kilisesi’dir. Kilisenin büyük çanı Bergama Müzesindedir. Adanın yüksek kesimlerinden boğazların, adaların, iç içe girmiş koyların güzellikleri seyre değer. Ada merkezinde sıralanmış balıkçı lokantalarında, meşhur Papalina, deniz mahsulleri mezeleri ve zeytinyağlı ot yemekleri ile akşam yemeklerinin zevki doyumsuzdur.
Şeytan Sofrası : Ayvalık’a hakim büyük kayalık tepelerin üzerinde bulunan, bakıldığında tüm Ayvalık Adaları ve Midilli Adası’nın manzarası gözüken, üzerinde Şeytan’ın ayak izi bulunduğuna inanılan eski bir lav birikintisi.
Şeytan Sofrası : Ayvalık’a hakim büyük kayalık tepelerin üzerinde bulunan, bakıldığında tüm Ayvalık Adaları ve Midilli Adası’nın manzarası gözüken, üzerinde Şeytan’ın ayak izi bulunduğuna inanılan eski bir lav birikintisi.
Orman Kampı’nın yukarısında bulunuyor. Geçmiş zamanda bir lav birikintisi olan Şeytan Sofrası'nın tepe kısmı yuvarlak bir sofra şeklinde. Alanda demir bir kafes içinde şeytana ait olduğu söylentilerinin geçmişten günümüze sürdüğü çok büyük bir ayak izi mevcut. Çam ormanları ile bezenmiş Ayvalık adalarına hüküm süren büyük bir tepe olan Şeytan Sofrası’ndan özellikle güneşin batışı izlemeniz gereken görüntülerden. Şeytan Sofrası tepesinde bir adet restoran da bulunuyor.
Eski Ayvalık Evleri : Kapıları, alınlıkları, kapı tokmakları, pencereleri, tahta ve taş işçiliği ile görülmeye değer Ayvalık evleri görenleri geçmişe yolculuğa götürür.
Ayvalık'ın kent merkezi ve çevresi görülmeye değer doğal ve kültürel güzelliklerle kaplı. Merkezdeki taş sokaklar, kiliseden camiye dönüştürülmüş tarihi yapılar, evler. Ayvalık'ın merkezinde her adımda Rum ve Osmanlı kültürlerinin detaylarına rastlamak, tarihi hissetmek mümkün
Kartal Yuvası ve Delikli Taş: Çamlık Koyu’nda bulunan iskeleye ulaşıldığında en uç kısma kadar yürüyüp, Tımarhane Adası ile durduğunuz yer arasında bulunan boğaza baktığınızda, ayağınızın hemen altından başlayan ve denizin derinliklerine doğru ilerleyen kayalıklara eski dönemdeki insanlar ‘’Kartal Yuvası’’, biraz ilerisinde bulunan, denizden yükselen katran rengi ve delikli kayaya ise ‘’Delikli Taş’’ deniyor. Ayvalık'ta gezilecek yerlere dahil olan bu kayalar profesyonel ya da amatör fotoğraf severlerin oldukça ilgisini çekiyor.
Küçükköy Sarımsaklı: Ayvalık, Küçükköy beldesine bağlı olan Sarımsaklı, kilometrelerce uzanan mavi bayrak ödüllü plajından dolayı bağlı bulunduğu beldeden çok daha ünlü. Özellikle yaz tatillerinde Ayvalık'ta gezilecek yerlere eklenmesi gereken Sarımsaklı ile birlikte çevresindeki Badavut, Küçükköy ve Altınova da görülmeli.
Badavut, Sarımsaklı'nın girişinde bulunan ayrı bir koy. Sarımsaklı'ya göre çok daha küçük ve sakin olan Badavut'u, özellikle kalabalıktan uzaklaşmak isteyenler tercih edebilir. Küçükköy, Ayvalık'ın bozulmamış kültürel dokusu, geleneksel köy evleriyle dikkat çeken doğal bir köşesi. Altınova ise Sarımsaklı'nın devamında yer alan ve kum adasına ev sahipliği yapan özel bir tatil beldesi.
Kiliseler
|
Taksiyarhis Kilisesi : 1873 yılında inşa edilen bir kilise. İçerisinde bulunan çan, II. Dünya Savaşı yıllarında yerinden çıkarılarak halka haber vermesi için kullanılmıştır. Daha sonraları bu çanın dünyanın en büyük çanı olduğu ortaya çıkmıştır. Bugün çan, Bergama müzesinde bulunmaktadır. Kilisenin bulunduğu yer, Hıristiyanlar ile Müslümanların birlikte yaşadığı kentin ilk mahallesidir. Çevresindeki sokak dokusu ve neo-klasik özellik taşıyan sivil mimari evleriyle bir bütünlük içindedir. Kilise, mimari özellikleri, içteki mermer işçiliği dini konuları içeren tavan süslemeleri, İsa’nın doğumundan ölümüne kadar anlatan resimleri, balık derisi üzerine yapılmış azize portreleri ile kentin halen bozulmamış en dikkate değer eseridir.
Aya Nikola Kilisesi : Alibey Adası’ndadır. Tevrat ve İncil’den alınan dini konuların işlendiği fresklerle süslenmiştir.
Ayazma Kilisesi : Kemal Paşa Mahallesinde bulunan kilisenin adı içinde bulunan suyun kutsal olarak kabul görmesinden gelmektedir. Ayazma kelime anlamıyla kutsal su anlamına gelir. Neo-klasik üslûpta, 1890 yılında yapılmış geç tarihli bir yapıdır. Kilisenin girişi Yunan tapınaklarını anımsatmaktadır. Yapı malzemesi olarak Sarımsak taşı kullanılmış olan kilise bir dönem zeytinyağı fabrikası olarak kullanıldığından farklı eklentiler yapılmıştır. Bu yüzden iç kısımlarda anıtsal özelliklerini tamamen yitirmiştir. Kilise günümüzde müze haline getirilmek için kamulaştırılmıştır.
Leka Manastırı : Dalyan Boğazının körfeze girerken sol yakadaki zeytin ağaçlarının arasından görünen boğaza hakim manastırdır. Geleneksel manastır yapısının korunmuş olması, yapımında keşişlerin çalışmış olmasındandır.
Ayışığı Manastırı : Ayışığı Manastırı diye türkçeleştirilen Patriça’daki (Alibey Adasının kuzeye doğru uzantısı) Manastıra, Birinci ve İkinci Köyü geçtikten sonra ulaşılır. Büyük ölçüde kendine özgü yapısı ve özelliklerini koruyabilmiştir.
Agia Paraskevi Manastırı : Tımarhane adasında bulunan bu manastırdan geriye en iç kısımda bulunan küçük bir kısım kalmıştır. Burayla ilgili türlü türlü efsaneler mevcuttur. Bunlardan biride Meryem Ananın mezarının burada bulunduğu ile ilgilidir. Birçok hazine avcısı tarafından zarar gören manastır günümüzde harabe niteliğinde olmasına karşın yerli ve yabancı turistler tarafından ilgi duyulmaktadır ve her yaz yüzlerce kişiyi kendine çekmektedir.
Camiler
Saatli Camii (Agios Yannis Kilisesi): İlçe merkezinde İsmet Paşa Mahallesinde yerli Rumlar tarafından kilise olarak yapılmış, 1928’den sonra camiye dönüştürülmüştür. Camiye çevrilmesinin ardından içindeki ikonalar boyayla kapatılmıştır. 1944 yılındaki depremde çankulesinin üstü yıkılmıştır.
Çınarlı Camii : Zekibey mahallesinde eskiden kalma kilise olarak yapılmıştır. Cumhuriyet döneminde camiye dönüştürülmüştür. Tavan işlemeleri ve kabartma sanatı örnekleriyle görülmeye değerdir.
Hamidiye Camii : Sultan Abdülhamid tarafından 19. yüzyılın ikinci yarısında Ayvalık’ta yaşayan Müslümanlar için yaptırılmıştır. Sakarya Mahallesi’nde yer alan bu cami, Ayvalık’ın tarihsel değerini yansıtan bir cami olarak yapılmış tek özgün yapıttır. Yorgala Oteli’ni yaptıran kişinin zamanın yönetimine armağan etmek zorunda kaldığına ilişkin iddialar da vardır. Kırmızı taştan, kare planla inşa edilmiştir, kubbesi tuğladandır.
Armutçuk Camii : Kendi adıyla anılan mahallededir. 1990 yıllarında hizmete girmiştir.
Şehitler Camii : Körfez bölgesinin en büyük camisidir. Ali Çetinkaya mahallesindedir. 2001 yılında ibadete açılmıştır.